Batı ile ambargo engelini aşan İran’daki tekstil üreticileri Türkiye’den teknoloji istedi. Üreticiler Türk tekstilcilere, “Finansal yatırım şart değil. Sermaye bizden, teknoloji sizden” dedi.
Batı ile ambargo engelini aşan İran, tekstilde Türkiye’nin know how’ını istiyor. Yıllarca uygulanan ambargo nedeniyle, üretim teknolojilerinde dünyanın gerisinde kalan ülke, bu anlamda Türk firmalarıyla işbirliği peşinde. 2-5 Ekim’de 50 kişilik bir heyetle Tahran’a giden İstanbul Tekstil ve Hammaddeleri İhracatçıları Birliği (İTHİB), iki ülke arasında geliştirebilecek ticarete yönelik önemli adımlar attı. İran’da tekstil alanında faaliyet gösteren sivil toplum kuruluşlarının yöneticileri, ülkede sermaye anlamında bir sıkıntı olmadığını, ancak İran’ın ambargo nedeniyle yıllarca üretim know how’ı ve teknoloji konusunda dünyanın çok gerisinde kaldığını söyledi. Türkiye’nin bu anlamda know how’ına, hammadde ve teknolojisine ihtiyaç duyduklarını anlatan liderler, “Yardımınıza ihtiyacımız var” çağrısında bulundu.
6.5 MİLYAR DOLARLIK İTHALAT
İran’ın tekstil sektöründe en etkin sivil toplum kuruluşlarından biri olan İran Tekstil ve Hammaddeler Birliği’nin Başkanı Mehdi Yekta, ülkenin 6.5 milyar dolarlık tekstil ithalatı yaptığını açıkladı. Bu ithalatın yüzde 25’inin Türkiye’den gerçekleştirildiğini belirten Yekta, Türk firmalarıyla işbirliği yapmak istediklerini söyledi. Türkler açısından İran’da finansal yatırımın şart olmadığının altını çizen Yekta, Türk tekstilcilere, “Yatırım bizden teknoloji sizden” dedi. Yekta, “Burada Çin malları tercih edilmiyor. Yüksek kaliteli Türk ürünlerinin pazardaki şansı büyük” diye konuştu.
İHRACAT 2’YE KATLANACAK
İTHİB Başkanı İsmail Gülle de, İran’ın 6.5 milyar dolarlık tekstil ithalatının önemli bir bölümüne talip olduklarını söyledi. Türkiye’nin İran’a gerçekleştirdiği 600 milyon dolarlık tekstil ihracatının bir yıl içinde ikiye katlanmasını beklediklerini açıklayan Gülle, “İran 5’inci büyük pazarımız ve ticaretimizin artı verdiği ülkelerden biri. Ambargonun kalkmasından sonra ortaya çıkacak avantajlarla birlikte pazarda yerimizi almak istiyoruz. İran’da en büyük sorun bankacılık sistemi. Bunun da düzene girmesinden sonra ihracatımız katlanır” diye konuştu.
“MADE İN TURKEY” İLE LÜKS VURGUSU
İran kapalı ekonomisi nedeniyle yabancı markalara olan ilgisi çok yüksek bir ülke. Pazarda yabancı markaların hemen hepsinin sahte mağaza ve mallarını bulmak mümkün. İran’da Türk malı ise lüks anlamına geliyor. Mağaza tabelalarında Türkiye’den getirilen ürünler lüks yazısıyla gösteriliyor. Ülkenin giyim üretiminde çoğunlukla Türk kumaşları kullanılıyor. İranlı tüketicinin yoğun ilgisini çeken Türk malı ürünler, Çin mallarına da meydan okuyor. İranlı işadamları, “Ülkemizde lükse ilgi büyük” diyor.
‘TEMASLAR DAHA ETKİLİ YAPILMALI’
Tahran’da iki gün süren ikili iş görüşmelerinde İranlılar Türk firmalarına yoğun ilgi gösterdi. İTHİB Başkanı İsmail Gülle, İran’a birçok yabancı ülkenin üst düzey ziyaretlerde bulunduğunu söyledi. Pazardaki etkinliğin artırılması için Türkiye’nin de dernekler bazında değil, bakanlık kapsamındaki daha etkin bir heyetle İran’a gelmesi gerektiğinin altını çizen Gülle, “İran Türkiye için çok büyük bir potansiyel taşıyor” diye konuştu.
Kaynak: Sabah